8 Eyl 2008

Cenk Bayrakdar: EvTurkcell'i 3,5 Ayda 1+ Milyon Kişi Kullandı

Cenk Bayrakdar: EvTurkcell'i 3,5 Ayda 1+ Milyon Kişi Kullandı

Bayrakdar; "'Ev Turkcell'i biz 5 milyon dolara yurtdışından satın alabilirdik. Ama, biz çok daha kapsamlısını hem hazır karta, hem de faturalıya kendi adamımızla ve hiç bir teknolojik yenilik satın almadan her telefonla kullanılabilecek şekilde sıfırdan yarattık. Bize 200 bin dolara mal oldu ve şimdi yurtdışına satacağız. İhracat potansiyeline dönüştürüyoruz. Türkiye'nin hikayesi bu olmalı." diyor

Turkcell Ürün ve Servis Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cenk Bayrakdar, Türkiye'nin, yazılım alanında kaybettiği zamanı devletin Ar-Ge konusuna sağladığı destekle kısa bir sürede kapatabileceğini ifade ediyor. Bayrakdar; "Şu anda Türkiye inovasyon alanında yatırım yapılacak ülkelerden biri haline gelmiştir. Bunların değerlendirilmesi için ilgili işbirliği çalışmalarının yapılması gerekiyor. Ar-Ge'den ziyada 'geliştirme' konusunun Türkiye'ye getirilmesi için daha çok telkinlerin yapılması, bu konuların daha da öne çıkartılması gerekiyor."

turk.internet.com; Türkiye'de, katma değerli pek çok servisi ilk kez uygulayan bir şirket için çalışıyorsunuz. Türkiye yeniliği seviyor mu?

Cenk Bayrakdar;
Yıllar önce 'çalarken dinlet'i çıktığımızda komedi temasıyla çıkmıştık. Uzakdoğu'da çok tutan bu uygulama Avrupa'da hiç tutmamıştı. Bizde birden çok popüler oldu. 3 milyona yakın abone geldi. Bu, Türklerin bir yeniliğe ne kadar ilgi gösterdiğinin çarpıcı bir örneğidir.

'Ev Turkcell'de de aynı şekilde, ürün çıktıktan, yaklaşık 3.5 ay sonra böylesine teknolojik bir ürünü 1 milyonun üstünde insan kullanmıştır.

Kullanıcıların sabit hatlara yönelik aramalarında yüzde 120'lik bir artış var. Bu da abonelerin hizmeti severek kullandıklarını gösteriyor.

turk.internet.com; Türkiye'de yazılımın durumunu ya da geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Cenk Bayrakdar;
Türkiye'de yazılımı en büyük potansiyellerden biri olarak görüyorum. Yazılım öyle bir sektör ki, chip üreticisiyseniz sizin için sayılardır önemli olan. Ama yazılım böyle bir şey değil.

Ben, yazılım konusunda ülkemizin hem üniversitelerinden dolayı, hem de insanların çok farklı boyutlandırabilmelerinden dolayı çok büyük potansiyeli olduğunu düşünüyorum. Yazılım konusunda diğer ülkelerle aramızdaki farkı çok kısa sürede kapatabileceğimize inanıyorum. Bu yüzden de yazılımda çok büyük bir potansiyel bulunduğunu düşünüyorum.

Bu açıdan hükümetin tekno-parklarda son dönemlerde yaptığı bazı düzenlemeler ile Ar-Ge konusunda yapılan çalışmaların doğru olduğuna inanıyorum. Bunlarla şu anda Türkiye inovasyon alanında yatırım yapılacak ülkelerden biri haline gelmiştir.

Bunların değerlendirilmesi için ilgili işbirliği çalışmalarının da yapılması gerekiyor. Ar-Ge'den ziyada 'geliştirme' konusunun Türkiye'ye getirilmesi için daha çok telkinlerin yapılması, bu konuların daha da öne çıkartılması gerekiyor.

Turkcell Teknoloji ile yaptığımız olay, çevremizdeki eko-sistemlerle Türkiye'de de yeni değerlerin yaratılabileceğini göstermek, örneğin, 'Ev Turkcell'i biz 5 milyon dolara yurtdışından satın alabilirdik. Ama, biz çok daha kapsamlısını hem hazır karta, hem de faturalıya kendi adamımızla ve hiç bir teknolojik yenilik satın almadan her telefonla kullanılabilecek şekilde sıfırdan yarattık. Bize 200 bin dolara mal oldu ve şimdi yurtdışına satacağız. İhracat potansiyeline dönüştürüyoruz. Türkiye'nin hikayesi bu olmalı.

turk.internet.com; Bu aşamada üniversitelerle ne gibi işbirliği ve çalışmalarınız var?

Cenk Bayrakdar;
Biz öğrenci kurumları ve dekanlıklarla temas kurduk. 20'nin üzerindeki üniversitede, öğrencilerle Turkcell-im'i de yöneten Service Delivery Platform'a direkt bağlantı sağladık. Türkiye'nin, 5 ayrı bölgesinde öğrencilere çeşitli eğitimler verdik. Biz bu vesileyle gençlerin sınırsız düşünebilme yetilerinden yararlanmak istiyoruz. Onların daha yaratıcı düşünebilecekleri platformlar yaratmış olduk. Öğrencileri, daha ikinci sınıftayken sanki Turkcell'de çalışıyorlarmuş gibi proje yapmayı düşündürürseniz korkunç zaman kazancı var. Yapmaya çalıştığımız bu.

Bizim sloganımız her üniversite öğrencisi bir Turkcell projesiyle mezun olmalıdır. Bu sadece bilgisayar mühendisliği okuyan öğrencilerin değil, aynı zamanda sosyologların, diğer bilimlerin yani değişik disiplinlerdeki öğrencilerin bir araya gelerek yapacağı projelerin daha başarılı olacağını düşünüyoruz.

turk.internet.com; Türkiye'de fikre, hayal gücüne yatırım neden fazla yok?

Cenk Bayrakdar;
Ben yurtdışında böyle çeşitli derneklere üyeyim. Bunlarla ilgili düzenli bilgiler alıyorum. Dünyadaki çeşitli veture kapitalistler bir araya geliyor. Önemli yatırım bankacıları bir araya geliyor. Bunlar 2 gün gibi bir süre toplanıyorlar, 50'ye yakın projeyi dinliyorlar. Siz mesela 10 dakika projenizin sunumunuzu dinliyorlar. Proje makul değerlendirilirse kaynak sağlıyorlar.

Türkiye'de böyle bir sistem yok. Türkiye'de girişim sermayesi henüz gelişmiş değil. Bu, yeni fikirleri besleyen bir oluşum. Bugünkü yapıyla dünyadaki o büyük isimler ufak fikirlerden oluşuyor. Örnek vermek gerekirse bir YouTube, video paylaşım sitesi. Olay bittikten sonra o kadar da akıllıca bir şey yokmuş gibi geliyor insana. Bu, user experience ile de birleşince yani müşteri memnuniyetiyle de tamamlanınca arkası geliyor. Ancak, bu tür fikirleri destekleyen arkada bir yaratıcı sermayesi var. Bu, yepyeni projelere daha pozitif bakılmasını, yaratıcı tarafta da daha hırslı bir şekilde olaya saldırmasını sağlıyor. Bu, yaratıcı gençler arasında çok pozitif fikirler yaratıyor. Türkiye'de de bu tür oluşumlar için başarı hikayelerine ihtiyacımız var. Turkcell'in, altyapısını gençlere açarak erken yaşlarda kafalarına bu tür projelerin girmesini; bunları nasıl işe dönüştüreceklerini sağlayacak bir hayali kovalamalarını istiyoruz. Bütün yapmak istediğimiz bu.

turk.internet.com; Türkiye'ye, tersine beyin göçünden bahsettiniz. Bunu biraz açabilir misiniz?

Cenk Bayrakdar;
Son bir yıldır tüm dünyada sıkıntılı bir dönem yaşanıyor bildiğiniz gibi. Amerika'da, değişik yerlerde çok değerli Türkler var. Bu insanlarla tanıştıkça Türkiye adına çok memnunluk duyuyorum. Çok değerli beyinler yetiştirmişiz, ama çoğunluğu ABD'de.

Amerika, eskiden Türkiye'den Hindistan'a kadar bir ülkeden fikir sahibi insanlara ev sahipliği yapan; projelerine destek veren bir konumdaydı. Ancak, günümüzde durum biraz daha farklı. Bunların bir süre sonra kendi ülkelerine dönmeleri üzerine eskiden verilen destek kalmadı.

Neden? Çünkü, dünyada bir ülkenin diğerlerinden açık ara gidiyor olması bütün degeleri bozduğu için aslında çok da arzu edilen bir şey değil. Aslında bütün ülkelerin ileride aynı seviyelere gelmesi önemli.

Oralarda değişik pozisyonlar elde etmiş Türkleri biz şu anda Turkcell Teknoloji'ye nasıl getiririze bakıyoruz. Bununla ilgili olarak sevindirici 3-4 tane somutlaşmış durumumuz var. Özellikle ABD'deki konjonktürün pozitif olmaması, bizim onlara Turkcell Teknoloji'yle ilgili projelerimizi anlattığımızda dikkatlerini bu tarafa çekiyor. Onların daha kolay ikna olamalarına yardımcı oluyor.

turk.internet.com; AB ile Ar-Ge konusunda ne gibi bir işbirliği var?

Cenk Bayrakdar;
Biz, 2 yıl önce; 'AB 7'nci çerçeveyle, Euroka'yla, Celtic ile ilişkilerimizi geliştireceğiz. Biz bu konuyu bilmiyoruz' demiştik. Biz, buradaki çeşitli projelere aday göstermeye başladık. Şimdi, Turkcell'in büyük bir operatör olması, bazı ilkleri dünyaya sunuyor olması dolayısıyla bu projelere çok güzel davetler aldık. Son dönemlerde aldığımız 'Perimeter' gibi projelerle Avrupa'daki önemli projelere dahil olduk. Öyle gördük ki, oradaki ilişkilerimiz arttıkça ve orada da Turkcellin değerli elemanlarının katkıları hissedildikçe yeni projelere daha kolay dahil olabileceğiz. Burada ayrıca TÜBİTAK'ın bize vermiş olduğu bir destek var. Orada önemli bir rol oynadı.

Biz, AB fonlarında Celtic denilen grup telekomünikasyon alanında verilen fonları yönlendirmekte. Biz, bu grup içerisinde yönlendirici pozisyonunda bulunan 12 şirketten biriyiz. Bu, çok önemli bir gelişme. Bunun etkisi ne olacaktır diye sorarsanız; Bundan sonra AB'nin uzun dönemli fonlarında hangi alanlara öncelik ve önem verdiği, nasıl projelerin daha kabul gördüğü gibi konuları biz daha ilk elden görüyor olacağız.

Bu, hem Turkcell'e, hem de Turkcell'in çevresindeki eko-sisteme çok ciddi bir özellik katacak. Bundan sonra, önderliğini yapmış olduğumuz projeler için iyi bir tohum atmış olacağız. Bu, Turkcell'in, önümüzdeki dönemde çok daha uzun vadeli planlara ve çok daha fazla projeye daha rahat kaynak bulacağı anlamına geliyor.

Ama, bence daha önemlisi dünyadaki ve Avrupa'daki trendleri çok daha yakından izleme ve yönlendirme olanağı sağlıyor. Ben, o yüzden önümüzdeki dönem itibariyle çok daha pozitif bir yere geldiğimizi düşünüyorum.

Hiç yorum yok: